Yaşa bağlı olarak göz içi merceğinin saydamlığını kaybetmesi anlamına gelen kataraktın cerrahi tedavisinde en son aşama olan ve operasyonun önemli bir kısmının el değmeden bilgisayar kontrolünde yapılmasını sağlayan femtosaniye lazer teknolojisi, aynı zamanda iyileşme sürecini de kısaltıyor.
Göz kliniklerinde ilk olarak 2001 yılında, miyopinin cerrahi tedavisinde kullanılmaya başlanan femtosaniye lazer, 2008 yılından beri de katarakt ameliyatlarında kullanılıyor. Bu yöntemdeki temel özellik, günümüzde katarakt cerrahisinde standart olarak kullanılmakta olan bıçağın yerini lazer ışınının alması. Lazer ışını normal saydam dokulara zarar vermeden değişik derinlikteki göz dokularına odaklanabiliyor ve bu sayede güvenli bir katarakt cerrahisi yapılmasına olanak sağlıyor.
Femtosaniye lazer teknolojisi, günümüzde katarakt ameliyatlarında standart yöntem olan ve esas olarak ultrason enerjisini kullanan Fako cerrahisinin çok daha güvenli ve konforlu biçimde uygulanabilmesini sağlıyor. Bu yöntemde hastanın korneasındaki kesinin bıçak kullanılmadan lazer ışını ile gerçekleştirilmesi, kataraktlı merceğin ön zarında oluşturulan açıklığın lazerle istenilen ölçülerde ve çok düzgün yapılabilmesine ve kataraktlı merceğin lazerle parçalara ayrılarak kolay çıkarılabilmesine olanak sağlıyor.
Femtosaniye lazer yardımıyla katarakt cerrahisi için hastanın uygun olup olmadığı, yapılacak detaylı muayene sonucuna göre belirleniyor. Bu konuda karar verebilmek için uzman göz doktorunun hastayı incelemesi ve gelişmiş teknolojik cihazlar yardımıyla değerlendirme yapması gerekiyor. Eğer hastanın göz bebekleri yeterince genişlemiyorsa, korneada kısmi bir beyazlaşma varsa ya da merceğin yapısal değişikliği söz konusuysa bu yöntem kullanılamayabiliyor. Nadiren ortaya çıkan bu durumlar dışındaki tüm kataraktlı hastalara femtosaniye lazer uygulanabiliyor. Özellikle gecikmiş kataraktlarda, cerrahisi riskli, zor olgularda bu yöntemin kullanılması başarıyı arttırıyor.
Femtosaniye lazer yardımıyla katarakt cerrahisi uygulanırken göz doktoru, bilgisayar kontrollü lazer cihazı kullanıyor.
Cerrahi öncesi yapılan değerlendirmelere göre cihazın kornea üzerinde yapacağı kesilerin şekli, açısı ve ölçüsü bilgisayara yükleniyor. Daha sonra göz merceğinin ön zarının lazer ışınları kullanılarak açılması ve kataraktın sertliğine göre parçalanması için gerekli değerler cihaza yükleniyor. Bunlardan sonra göze özel bir mercek uygulanarak, femtolazer uygulaması gerçekleştiriliyor. Günümüzde kullanılan standart Fako cerrahisinde ise bu işlem hekim deneyimine bağlı olarak ve mekanik cihazlar kullanılarak yapılıyor.
Uzak ve yakını görme sorunlarında neler yapılabiliyor?
Katarakt tedavisi sırasında femtosaniye lazer ile merceğin yerleşeceği yuvanın çok düzgün olarak oluşturulması, özellikle kırma kusurlarını düzeltmek için kullanılan özel göz içi merceklerin uygulanmasındaki başarıyı doğrudan etkiliyor.
Bu yeni teknolojinin kullanımıyla ameliyatta multifokal (uzak-yakın) ve astigmat için torik mercekler daha hassas bir şekilde yerleştirilebiliyor. Bu yöntemle multifokal ve torik merceklerin yerleştirilebilmesi daha net bir görüş sağlayarak hastaları uzak-yakın gözlüklerinden kurtarıyor, bu da hastalar için önemli bir kazanım oluyor.
Daha Hızlı İyileşme, Daha Az Komplikasyon!